Kadınlarda cinsel isteksizliğin nedenlerini ve çözümleri hakkında Doç.Dr. Mehmet Reşit Asoğlu önemli bilgiler verdi. Kadınlarda cinsel isteksizlik nedenleri
She and Girls Dergisi, Moda Dergisi, Alışveriş Dergisi.
youtube.com/msemedya
Cinsellik; psiko-fiziksel bir süreçtir ve sağlıklı bir aktivitedir. Normal cinsel yanıt, psikolojik ve fiziksel işlevselliğin sonucu olarak meydana gelir. Biyolojik açıdan; normal cinsel fonksiyon için sinir sistemi, damar sistemi ve hormonal denge koordineli bir şekilde fonksiyonlarını yerine getirmelidir.
Biyolojinin ötesinde; kişinin sosyokültürel düzeyi, ekonomik düzeyi, dini inançları ve kişisel deneyimleri de cinsel fonksiyonları olumlu veya olumsuz etkileyebilir.
Cinsel fonksiyon problemlerini; en kısa şekliyle yeterli cinsel tatmini deneyimleyememek olarak tanımlayabiliriz. Kadınların yaklaşık olarak yüzde 40-50’si yaşamları boyunca bir çeşit cinsel fonksiyon problemi yaşarlar. Cinsel fonksiyon bozukluğu kadınların kendilerine güvenini, sosyal hayatını, yaşam kalitesini ve iyilik halini negatif olarak etkilediği gibi, partnerlerini de olumsuz yönde etkiler.
Kadın cinsel fonksiyon problemlerini ele alırken kadının hem psikolojik iyilik hali ve hem fiziksel işlevselliği değerlendirilmelidir. Burada görev hekimlere düşmektedir. Doğru sorular sorarak cinsel fonksiyon problemi olup olmadığı taranmalı ve hem cinsel organ fonksiyonları hem diğer vücut sistemlerinin fonksiyonları değerlendirilmelidir. Ne yazık ki; günümüzde kadınlar bu açıdan taranmamaktadır.
Bunun başlıca sebepleri arasında hekimlerin cinsel fonksiyon problemlerinin nasıl değerlendirilmesi gerektiğini konusunda yeterli bilgi ve deneyime sahip olmamaları, kadınların cinselliği konuşmaktan çekinmeleri ve kültürel önyargılar gelmektedir. Doğru sorular sorulur ve fizik muayene yapılırsa cinsel fonksiyon problemi ortaya konulabilir ve bu kadınlar konuyla ilgili uzmanlara yönlendirilebilir.
Burada şunu söylemeden geçmek istemiyorum. Cinsellik, bilimsel literatürde seksoloji bilimi başlığı altında incelenmektedir ve cinsel fonksiyon bozukluklarının jinekologları, ürologları, psikiyatristleri ve/veya psikologları ilgilendiren yönleri vardır. Gerektiği durumlarda farklı branştan olan hekimler tarafından da değerlendirme yapılmalıdır.
Kadın cinsel fonksiyon problemleri temel olarak dört şekilde karşımıza çıkmaktadır. Bunlar; cinsel istek problemi, cinsel uyarılma problemi, orgazm problemi ve ağrı problemi. Bu problemler belirgin bir strese sebep olur ve sosyal yaşantıyı olumsuz etkiler.
Bu duruma bir çok faktör sebep olabilir. Başlıca biyolojik ve psiko-sosyal sebeplerden kaynaklanır. Biyolojik sebepler arasında; sistemik hastalıklar (şeker hastalığı, tiroit problemleri, nörolojik ve damarsal problemler), ilaç kullanımı, jinekolojik problemler, geçirilmiş cerrahi operasyonlar ve genital bölgedeki enfeksiyonlar sayılabilir. Bu problemler; fizik muayene, kan testleri ve gerekirse görüntüleme yöntemleri ile kolayca anlaşılabilir ve tedavi edilebilirler.
Psiko-sosyal problemler arasında; psikiyatrik problemler, önceki kötu cinsel deneyimler, geçmişte cinsel istismara maruz kalma ve cinsel baskılanma sayılabilir. Psiko-sosyal faktörler, cinsel istek ve uyarılma problemlerin altta yatan önemli sebeplerindendir. Bu kadınlar bir psikiyatrist ve/veya psikolog tarafından mutlaka değerlendirilmelidir.
Cinsel baskılanma, bazı toplumlarda kadınlar üzerine kurulan psiko-sosyal baskıdan kaynaklanır. Bu baskı; cinsel istek ve uyarılmayı kısıtlayarak kadınların normal bir cinsel deneyim yaşamasına engel olur. Bunun sonucu olarak da cinsel fonksiyonlar olumsuz yönde etkilenir.
Psiko-sosyal faktörler, cinsel istek ve uyarılma problemlerinin altta yatan önemli sebeplerindendir. Psikososyal faktörlerin değerlendirilmesi ikili görüşmeler seklinde yapılabilir ve altta yatan psiko-sosyal faktörler uzman kişiler tarafından tedavi edilebilir. Altta yatan sebebe yönelik ilaç tedavisi, cinsel terapi veya psikoterapi yapılabilir ve bir çok hastada bu tedavilere olumlu yanıt alınabilir.
Son olarak şunu eklemek isterim. Partnerle olan duygusal iletişim, bireysel farklılıklar, beklentiler, sosyokültürel düzey ve dini inançlar gibi faktörler cinsellik üzerine önemli etkiler yapabilir. Bu yüzden; cinsel istek ve uyarılma problemleri göründüğünden daha kompleks bir konudur.
