Aylin Tunç Yoga Eğitmeni

“Yoganın yalnızca kadınlar tarafından yapılan bir fiziksel egzersiz olduğu veya yoganın Budist ve Hindular tarafından pratik edilen dini bir ritüel olduğu söylentileri ilk aklıma gelen örnekler. Oysa yoga evrensel bir öğreti. Cinsiyet, din, dil, ırk, yaş fark etmeksizin gönül veren herkes tarafından uygulanabilir. Yoganın yalnızca bir spor dalı olarak görülmesi de yine sık rastlanılan yanlış bir algı maalesef. Aylin Tunç Yoga Eğitmeni

She and Girls Dergisi, Moda Dergisi, Alışveriş Dergisi.

Instagram Hesabımız

Yoga kelimesi Sanskrit dilinde “yuj” kelimesinden türemiştir. Bu da birleşmek, bütünleşmek anlamına gelir. Bunu en basit tabiriyle beden, zihin ve ruh bütünlüğü olarak düşünebilirsiniz. Yani ‘asana’ olarak adlandırılan yoga duruşlarının mat üzerinde pratik edilmesi bu yolculuğun yalnızca bir basamağını oluşturmakta, buzdağının görünen kısmı da diyebiliriz. Halbuki yoga bedensel, zihinsel ve ruhsal olarak bütünsel bir iyilik hali sunan bir öğreti. Bunları birbirinden ayırmamız mümkün değil.”

Yoga’nın, özellikle ülkemizde çok farklı bir açıyla değerlendirilen bir ritüel olarak algılanmasının altını çizen Yoga’nın beden, zihin ve ruh bütünlüğü olarak bütünsel bir yolculuk olduğunu belirten Yoga Eğitmeni Aylin Tunç ile çok keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.

Gelin siz de bu evrensel dilin tüm püf noktalarına göz gezdirin!

Röportaj: Banu Çelik

She and Girls Dergisi Kapak Röportajı Mart 2025

Yoga ile tanışma süreciniz nasıl başladı ve bu yolculuk sizi nasıl dönüştürdü?
Yogaya 2022 yılının başında bir arkadaşımın önerisi üzerine başladım. Öncesinde de hayatımda spor vardı. Fitness yapıyordum ve spor günlerim dışında da hareketsiz kalmama niyetiyle evde videolar izleyerek yoga yapmaya başladım.

O zamanlar yoga benim için yalnızca matta yapılan hareketlerden ibaretti ve açıkçası yoga nedir bilmiyordum. Bir süre sonra internette yoga felsefesi ile ilgili bir videoya denk geldiğimde benim için işin rengi değişmeye başladı. Kaç kez izlediğimi hatırlamıyorum ama orada beni çeken bir şey olduğunu hissetmiştim.

O günler az yoga bilgim ve tecrübem olmasına rağmen videoda yoga eğitmenlik eğitimleri düzenlendiğini gördüğümde “bir gün orada olacağım” demiştim. Öyle de oldu, bir yıl sonra eğitmenlik eğitimi için kayıt yaptırırken bu anı hatırlayıp gülümsemiştim. O gün bugündür yoga merakına tutundum ve hiç peşini bırakmadım. Aslında merak ettiğim şey bizzat kendimdim. Yoga insanın kendini tanıması, keşfetmesi için bir yol. Her şey “ben kimim” sorusu ile başlıyor. Kendini merak eden, hayatı anlamaya çalışan, var olduğu zamana kadar öğretilenleri kabul edip hayatına doğrudan entegre etmek yerine, bunları kendi içsel tartısına oturtan kişinin yolu yoga ile buluşuyor.

Burada kastettiğim bir çatışma, muhalefet hali değil, altını çizmek isterim. Farkındalık hali… İnsanın kendine dışardan bakabilmesi, gözlemci halde kalabilmesi ve bu gözlem ile gelen bir farkındalık hali oluşuyor. Yoga pratiğini de tam bu amaçla yapıyoruz. Tüm bu pratiklerdeki çalışmalarımız hayattaki tavrımızı aynalıyor bize. Nefes alışveriş şeklimiz bile nasıl yaşadığımıza dair birçok ipucu içeriyor.
Yoga beni baştan aşağı dönüştürdü. Hayatıma girmeden önce stresli, fevri, başarı takıntısı olan ve memnuniyetsiz bir insandım.

Aslında hayatımda şükredecek çok şey olmasına rağmen bunları göremezdim çünkü karamsar düşüncelerimin esiri olmuştum. Yoga bana yavaşlamayı, sürecin tadını çıkarmayı ve elde ettiğim sonuçlardan, başarılardan ibaret olmadığımı öğretti. Tek bir cümleyle yoganın hayatımdaki etkisini anlatmak isteseydim; “duygularımı, düşüncelerimi, otomatik davranışlarımı, hayata ve insanlara karşı tutumumu görmemi sağlıyor ve bunları kendime faydalı olacak şekilde dönüştürebilmem için kılavuzluk ediyor” derdim.

She and Girls Dergisi Kapak Röportajı Mart 2025

Türkiye’de yoga ve farkındalık konularına olan ilgi hakkında ne düşünüyorsunuz? İnsanların bu alanlara bakış açısı nasıl?
Ülkemizde yoganın popülaritesi gün geçtikçe artıyor. Öğretiyi insanlara aktaran, alanında çeşitli eğitimler, etkinlikler ve inzivalar düzenleyen, bu yola baş koymuş değerli eğitmenler var. Bu durum beni umutlandırıyor. Ancak yoganın aslında ne olduğu ve nasıl bir amaca hizmet ettiğine dair bilgisi olan insan sayısı ne yazık ki hala bir elin parmaklarını geçmeyecek vaziyette. Şöyle ki; yoga hakkında çok fazla kulaktan dolma, gerçeği yansıtmayan söylemler var.

Yoganın yalnızca kadınlar tarafından yapılan bir fiziksel egzersiz olduğu veya yoganın Budist ve Hindular tarafından pratik edilen dini bir ritüel olduğu söylentileri ilk aklıma gelen örnekler. Oysa yoga evrensel bir öğreti. Cinsiyet, din, dil, ırk, yaş fark etmeksizin gönül veren herkes tarafından uygulanabilir. Yoganın yalnızca bir spor dalı olarak görülmesi de yine sık rastlanılan yanlış bir algı maalesef. Yoga kelimesi Sanskrit dilinde “yuj” kelimesinden türemiştir. Bu da birleşmek, bütünleşmek anlamına gelir. Bunu en basit tabiriyle beden, zihin ve ruh bütünlüğü olarak düşünebilirsiniz.

Yani ‘asana’ olarak adlandırılan yoga duruşlarının mat üzerinde pratik edilmesi, bu yolculuğun yalnızca bir basamağını oluşturmakta, buzdağının görünen kısmı da diyebiliriz. Halbuki yoga bedensel, zihinsel ve ruhsal olarak bütünsel bir iyilik hali sunan bir öğreti. Bunları birbirinden ayırmamız mümkün değil. Farkındalık ise yoga ile her zaman kol kola yürüyen bir unsur. Yoga pratiğinde olmazsa olmazımız. Zira beden farkındalığı olmayan biri ‘asana’ pratiğinde kendini sakatlayabilir, zihin farkındalığı olmayan birini düşünceleri oradan oraya savurabilir.

Farkındalık da dillere pelesenk olmuş bir kavram günümüzde. Formülü anda kalmak, geçmiş veya gelecekte yaşayan biri için farkındalıktan söz edemeyiz. Ancak farkındalığın öneminin yeterince anlaşıldığını düşünmüyorum. Genel olarak insanların yoga ve farkındalık konularını yalnızca popüler kültürün bir getirisi ve modası geçecek bir şey olarak algıladıkları görüşündeyim.

Kendi pratiğinizde ve öğretilerinizde en çok hangi yoga türlerine ve tekniklerine odaklanıyorsunuz?
Kendi pratiklerimde dönemsel ihtiyaçlarıma göre değişmekle birlikte ağırlıklı olarak ’hatha yoga’ yapıyorum. Öğrencilerime ise hep ‘hatha yog’a pratiği yaptırıyorum. Hatha yoga; yoganın ilk 4 basamağının pratik edildiği yoga türü olarak geçiyor. Nitekim bunlar evrensel ahlak kuralları, öz disiplini sağlamak için yapılan kişisel pratikler, asana (fiziksel duruşlar) ve nefes, enerji çalışmalarıdır. Yoga eğitmenlik eğitimlerinde verilen eğitim de yine hatha yoga pratiğini öğrenmeye ve uygulatmaya dayalıdır. Fiziksel pratik olarak özellikle öğrencilerimde hatha yogayı tercih etmemin sebebi her seviyeye uyarlanabilir olması; güç, esneklik ve denge unsurlarını bir arada barındıran bir yoga tarzı olmasıdır. Böylelikle öğrenciler derslerimde çok yönlü ve işlevsel bir pratik yapmış oluyorlar.

Kendi pratiğimde hastalık veya ağrılı regl dönemlerimde rahatlamak için yin yogaya başvururken günlük pratiğimde hatha yoga tekniğini uyguluyorum. Çakralarımı dengeye getirmek amacıyla yine o dönem hayatımda tezahür eden konuların denk geldiği çakranın yoga pratiğini yapıyorum.

She and Girls Dergisi Kapak Röportajı Mart 2025

Kişisel gelişim ve farkındalık pratiğinin günlük hayatımıza olan en büyük katkısı sizce nedir?
Kişisel gelişim ve farkındalık iç içe geçmiş kavramlar olarak karşımıza çıkıyor. Kişisel gelişim, yalnızca aldığımız eğitimler, okuduğumuz kitaplar, sosyokültürel yapımız ve çevremiz ile ilgili değildir. Kişisel gelişimi bir bina olarak düşünürsek farkındalık bu binanın temeli olacaktır. Farkındalık, mevcudiyeti getirir. Şöyle ki farkındalık, anda olmak demektir.

Anda olmadığımız her zaman diliminde zihnimiz ya geçmişe gider ya da geleceğe. Geçmişi sıkça düşünen ve orada takılı kalmış birinde pişmanlık, suçluluk, üzüntü gibi duygular ortaya çıkarken sürekli gelecek odaklı olan kişide ise ciddi kaygılar oluşabilir. Bunlar düşük frekanslarda titreşen duygulardır ve bizler kendi frekans alanımıza yakın enerjileri kendimize çekmekteyiz. Dolayısıyla yaşayacağımız olaylar, hayatımıza giren insanlar da bu durumda düşük bir frekansa sahip olacaktır. Bu durum da bizim içsel huzurumuzu bozacağından hayat kalitemizi doğrudan etkileyecektir.

Kişisel gelişim ve farkındalık, kişinin anda mevcudiyetini hissedebilmesi, kendini keşfetmesi ve otantik benliğini özgürce ortaya koyabilmesi için olmazsa olmazdır.

Danışanlarınızdan en sık hangi sorunlarla ilgili destek talebi alıyorsunuz?
Sosyal medyadaki takipçilerim ve benden yeni ders almaya başlayan öğrencilerimden en çok kilo kaybı ve esneklikle ilgili sorular ve destek talebi alıyorum. Daha önce de bahsettiğim gibi yoga, toplumun çoğunluğuna göre yalnızca bir fiziksel egzersiz ve diğer spor branşlarından amaç olarak ayrıştırıcı olarak biliniyor. O yüzden insanların yogaya olan merakı ve ilgisi de fiziksel boyutta başlıyor. Bunu normal karşılıyorum.

Nitekim yoğun iş temposu, beyaz yakalının masa başı çalışma durumu, evdeki sorumluluklar ve diğer stres faktörleri de eklendiğinde insanlar hareketsiz kalıyorlar ve bu hareketsizliğin bedensel bazı bedelleri oluyor. Kaskatı, ağrılı bedenler, kilo alımı gibi. Bu noktada yoga pek çok insan için bir rahatlama aracı ve çözüm yolu olmuş oluyor. Ben de danışanlarıma bu konuda seve seve yardımcı oluyorum.

She and Girls Dergisi Kapak Röportajı Mart 2025

Sosyal medyada ‘aylinyoga’ olarak içerikler paylaşıyorsunuz. Dijital platformların farkındalık çalışmaları üzerindeki etkisini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Günümüzde sosyal medyanın önemi yadsınamaz durumda. Nitekim sosyal medya daha geniş kitlelere ulaşmak için oldukça işlevsel bir araç. Farklı sektörlerden birçok uzmanın işini aktarmak, markalarını tanıtmak veya dijital bir marka kurmak, online eğitim ve kurslar ile bilgilendirici içerikler üreterek insanlara faydalı çözümler sunmak ve böylelikle etkileşimi çoğaltmak gibi çeşitli amaçlarla dijital platformlarda yer aldığını görüyoruz.

Bu durum bilginin hızlı yayılmasına olanak sağlıyor. Ben de Instagram hesabım sayesinde kitlemi oldukça genişlettim. Her gün tanımadığım insanlardan benim içeriklerim ile yogaya başlama motivasyonu elde ettiklerine, farkındalık ve kişisel gelişim konulu paylaşımlarım ile bakış açılarının olumlu yönde değiştiğine, bilgilendirici ve eğitici içeriklerimin pratiklerine ivme kazandırdığına dair mesajlar alıyorum ve buna gerçekten minnettarım. Geldiğim noktada takipçilerim ve içeriklerimi izleyen insanların yoga hakkında fikir sahibi olduklarını ve günlük yaşamlarında da uygulayabilecekleri farkındalık pratikleri edindiklerini görüyorum.

Keza bu keyifli röportajı yaptığımız derginiz de dijital bir platformda yayınlanıyor. Diyeceğim odur ki; işiniz ne olursa olsun geniş kitlelerde farkındalık yaratmak gibi bir misyonunuz varsa bunu mutlaka dijital platformlarda denemelisiniz.

She and Girls Dergisi Kapak Röportajı Mart 2025

Yoga ve farkındalık konularında başlangıç yapmak isteyenlere hangi önerileri verirsiniz?
Yoga yapmak için pahalı kıyafetlere, kaliteli matlara veya herhangi bir ekipmana, zayıf ve esnek bir vücuda ihtiyaçları yok. Bugün hemen şu anda, internetteki ücretsiz kaynaklardan başlangıç seviyeye uygun dersleri tespit ederek evlerinde yogaya başlayabilirler. Bu, yogaya başlamanın en zahmetsiz ve masrafsız yolu. Bazı duruşları yapamayacaklar, zorlanacaklar ancak onlara kendi bedenlerinin sınırına dikkat ederek denemeye devam etmelerini çünkü gelişimin emek ve sabır isteyen bir süreç olduğunu hatırlatmak isterim.

Farkındalık için en önemli pratik, düşüncelerin fark edilmesi diyebilirim. Zira düşüncelerimiz duygularımızı, duygularımız davranışlarımızı, davranışlarımız ise alışkanlıklarımızı oluşturur. Düşüncelerin fark edilmesi için en güzel pratikler, meditasyon ve günlük tutmaktır. Mümkünse sabah saatleri henüz zihin berrak iken yapılan meditasyon pratiği; vücudun stresle başa çıkma kapasitesini artırır, olumlu düşünme biçimlerini, odaklanma ve konsantrasyonu geliştirir ve kişinin kendini daha huzurlu ve sakin hissetmesini sağlar.

Her gün 5 dakika ile başlayıp iyi hissettikçe meditasyon süresini artırmayı denemelerini öneririm. Günlük tutmak da düşüncelerin kağıda dökerek dışa vurulmasını sağlar ve zihnin netleşmesine yardımcı olur. Aynı zamanda kişinin kendi duygu ve düşüncelerini yazması, kendini daha iyi anlaması ve kabul etmesini kolaylaştırır.

She and Girls Dergisi Kapak Röportajı Mart 2025

Türkiye’de bu alandaki gelişmeleri ve toplulukları nasıl değerlendiriyorsunuz? Daha fazla kişinin yoga ve farkındalıkla tanışması için neler yapılabilir?
Türkiye’de yoga ve farkındalık alanına ilgi gün geçtikçe artmakta. İnsanlar fiziksel sağlıklarının yanı sıra zihinsel rahatlama ve içsel denge arayışındalar. Yoga da bu arayışlar için oldukça uygun bir alan sunuyor. Birçok yoga stüdyosunun açıldığını, spor salonları ve sağlıklı yaşam merkezlerinde yoga derslerine yer verildiğini görüyorum. Ancak yogayı daha geniş kitlelere tanıtmak, ulaştırmak da mümkün. Bunun için yoga retreatleri, çeşitli inzivalar, atölye ve workshoplar düzenlemek veya bunların sayısını, çeşitliliğini artırmak, online ders grupları, sosyal medyada yoga ile ilgili bilgilendirici ve ilham verici içerikler üretmek etkili olacaktır.

Gelecekte gerçekleştirmek istediğiniz projeler veya hedefler var mı?
Dijital platformlarda yoga ve farkındalık alanlarında üretmeye devam edeceğim. Öncelikli niyetim dijital eğitimler ve e-kitaplar hazırlamak. Hatta ilk eğitimimin “yoga başlangıç kursu” temalı olacağını düşünüyorum.

http://MUSTAFA KEMAL ATATÜRK MARŞI

Böylelikle hiç yoga bilmeyen biri ders alacak zamanı ve mekân fırsatını yaratamıyorsa ancak öğrenmeye meraklıysa yoga hakkında detaylı bilgilere ve uygulamalı ders videolarına rahatlıkla erişebilecek. Halihazırda Instagram’da farkındalık ve kendi içsel yolculuğumla ilgili sohbet içerikleri paylaşıyorum. Ancak Instagram’da bu videolar için tanınan süre oldukça kısıtlı. Podcast kanalı açmak ve bu tür içerikleri orada da paylaşmak çok isterim. Ayrıca yaza doğru bir yoga kampı haberiyle gelebilirim, sürpriz!

She and Girls Dergisi Kapak Röportajı Mart 2025

She and Girls okuyucularına içsel dengeyi bulmaları için küçük ama etkili bir öneri paylaşabilir misiniz?
İçsel dengeyi bulmak, günlük küçük aktivitelerle de mümkün. Her yerde uygulayabileceğiniz basit ama etkili bir nefes pratiği önerisi vereceğim. Omurganız dik, rahat bir oturuşa yerleşin ve gözlerinizi kapatın. 4 saniye boyunca burundan derin bir nefes alın ve içeride 4 saniye boyunca aldığınız nefesi tutun.

Sonra yine burundan 8 saniye boyunca nefesi yavaşça verin. Bunu 5 dakika boyunca devam ettirin. Bu basit ama etkili pratik, zihninizi sakinleştirirken odaklanmanıza yardımcı olur ve hızlı bir şekilde rahatladığınızı hissedersiniz.

Instagram: @aylinyoga